“ÜÇ KİŞİLİK MEDENİYET” ADLI OYUNUMUZUN ÜÇÜNCÜ BÖLÜMÜ.”
Nisan 25, 2020
(Kapı çalar. Tedirginlik içinde birbirlerine bakarlar. Adamın
korkaklığı daha net belli olmuştur. İkisi de sen aç der gibidirler.)
ADAM: (Korkaklığından sıyrılmaya çalışarak.) Ben açarım
sevgilim sen dur. Kim ola ki bu saatte. Kim o?
AYŞE: Benim Ayşe.
ADAM: Ayşe’ymiş. Ne oldu kızım bu saatte söyle.
AYŞE: Evde şeker bitmiş de annem biraz şeker istedi. Rahatsız
ettiğimiz için de özür dileriz.
ADAM: Yok kızım ne rahatsızlığı. Gece gece çalınca tedirgin olduk hepsi
bu getiriyorum hemen.
AYŞE: O pimpirikliler şimdi rahatsız olurlar biliyorum ama, git iste
babandan fırça yemekten iyidir dedi annem.
KADIN: (Kendi kendine. Kendi kendini yiyerek.) Pimpirikli mi?
İnanmıyorum.
ADAM: Al kızım işte getirdim.
AYŞE: Teşekkür ederim efendim. İyi geceler.
ADAM: İyi geceler. Bu ne kadar nazik bir kız.
KADIN: (Sert bir çıkış yaparak.) Nazik mi? Nazik mi dedin? Bizim
için annesinin söylediğini duymadın herhalde?
ADAM: Ne demiş? Duymadım.
KADIN: Pimpirikli demiş, pimpirikli. Ne biçim bir saygısızlık bu.
Kim bilir arkamızdan ne dedikodular ediyorlardır. Utanmazlar.
Bir daha hiçbir istediklerini vermek yok. Anladın mı? Ama yok
sen dayanamazsın yufka yüreğin el vermez. Senin…
ADAM: Hayatım kırıcı oluyorsun ama. İnan bana duymadım.
KADIN: (Kendi kendine.) Zaten genelde duymazsın başkaları
ne demiş umurunda olmaz.
ADAM: Ne dedin canım? Duymadım.
KADIN: Yok bir şey.
(Kadın ve adam sözsüz oyunlarına devam etmektedirler.
Ortamın gerilmeye başladığını tavırlarından anlarız.
Bu arada radyo haber vermeye devam eder.)
RADYO: Sayın dinleyicilerimiz şimdi aldığımız bir habere göre
hırsız polisle girdiği yeni çatışmada yaralanmıştır. …. Semtinde
çemberi gittikçe daralmıştır. Sıcak haber devam edecek.